DOÇ. DR. BETÜL KARAGÖZ / http://www.docdrbetulkaragoz.com/

“Millete hizmet etmek için elinden ne geliyorsa, önce onunla işe başla.” İsmail Gaspıralı

“BİZ” OLMA MANİFESTOSU – I

MİLLET KAVRAMI

Saygıdeğer Hanımefendiler,

Saygıdeğer Beyefendiler,   

Ben, hiç karamsar olmasam da, bu çalkantılı ve gerilimli siyasal koşullarda, Türklerin de, bir dava modeline ve bir aidiyet bağına kesinlikle ihtiyaç duyduğuna, ancak böyle ortak bir temelin yaratılması ile mücadelenin devam edebileceğine inanıyorum. Bu doğrultuda benimseyip kabul ettiğim ve sizlerle paylaşmak istediğim bazı ilkelerim var. Ben bunları, hep birlikte bir tür “Biz Olma Manifestosu”
olarak düşünüyorum:

Her şeyden önce, bence temel olan “Biz”, bir Devlet değil, bir “Millet”tir. Bu nedenle çalışmalarımın planını, Biz’i, devlet iktidarının yerine koyarak değil, sivil toplumsal dinamiğe ve güce sahip milletinin, en küçük organik hücresi saydığım tek tek bilinçli bireylerden oluşan “Biz” olarak yapıyorum.

Biz, bir devlet değil, millettir; ama bu millet de, güdülmeye uygun, bilinçsiz “sayıca çoğunluk” kitlesi olmayıp, her bir bireyin akıl ve gönül gücünün işler olduğu toplum olarak “bilinçli çoğunluk” birliğidir.

Millet (the collectivity); resmî ulus (nation) değildir, ayrıca din birliği ümmeti (the congregational community) olmadığı gibi, bir ırk birliği (tribe) de değildir.

Millet, Türk Milleti’dir.

Türk Milleti ise, (bana göre) “tarih” ve “amaç” birliğini benimseyenlerden oluşur, yani ortak bir tarihin ve ortak bir amacın kabulü ile belirlenir. Bence gerisi ya Türk Ulusu (kültür/hukuk birliği) ya Türk Budunu (soy-kan birliği) ya da ümmet (din birliği) demektir ve hiç biri "millet" tanımına girmez.

MİLLET, Tarih, yani varlığın ve dilin kaynağı ile Amaç, yani ülkü-dünya görüşü bütünlüğünde açığa çıkar. Millet, dil-tarih kökü ve amaç/ülkü bütünlüğüdür.

Türk Milleti, koşulsuz olarak, Türk ulusunun, Türk budununun, Müslüman Türk ümmetinin ve diğer dinlere mensup ya da hiç bir dine ait olmayan Türk soyluluğun varlık sebebidir. Bu bütünlüğün mutlak özüdür.

Milleti sadece bir budun-kan birliği ile sınırlamadığım için, tarihin herhangi bir döneminde, elbette bugün de, Türk Milletine eklemlenip, Türkleşen, ama gerçekten Türkleşen, bu bağlamda örneğin TÜRKİYE BOŞNAKLARI gibi, kendi hür iradeleri ile tasada, sevinçte, ilkede, ülküde, amaçta, işte, dilde, evrimde, devrimde birlik olan, sadakat, samimiyet ve güven krizi yaratmayan her etnik kökenli, Türk Milleti içinde yer alır ve ayrılmaz bir bütünü oluşturur.

Tarih boyunca, öz Türk Budunundan olup da,  kendi soydaşı Türklere mezalim yapanlar yok değildir. Haçlılara rehberlik eden Bizans’ın Türk soylu komutanları, Slavlaşan mezalimci Bulgarlar ya da her çağda kişisel çıkar peşinde sürüklenip hainleşen sözde Türkler, sözde Türkçüler, özde rantçılar ve inkarcılar bunların birkaç örneğini oluşturur. Bu nedenle gerçekten de, BÜYÜK ATAMIZ çok, hem de çok  haklı,  elbette asıl;

 "NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE."

                   DOÇ. DR. BETÜL KARAGÖZ / www.globalidilaltay.com/