EGEMENLİK MİLLETİNDİR!


EGEMENLİK
KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİNDİR
MENGÜ SİTE :
BİZİM KÜREMİZ

Alternatif küreselleşme hareketleri içinde, yüksek başarı şansının, sadece en örgütlü olanlarda ve sarsılmaz bir amaç birliği doğrultusunda hareket edenlerde olduğunu gördüm.

Çevrecileri, yoksulları işsizleri, işçileri ve bütün barışçıları ellerim patlayıncaya kadar alkışlıyorum. Ancak ben bütün enerjimi, bilincimi, zamanımı ve çalışmamı artık bir başka alternatif küreselleşme hareketinde odakladım:

ANADOLU-
İDİL-URAL-
ALTAY KÜRESELLEŞMESİ

ANADOLU-İDİL-URAL-ALTAY KÜRESİ

Büyük Kafile'ye katılmak için, kim var diye düşünme!   "

"Ben varım" deyip "HAREKET"E GEÇ! ve SİVİL İNİSİYATİFİN
bir parçası ol;

Çünkü;
EĞER İSTERSEN KENDİ KÜRENDE ve KENDİ DÜNYA DÜZENİNDE 
YAŞAYABİLİRSİN!

 

     www.globalidilaltay.com

Not: Resim ve haritalar, facebook sosyal paylaşım ortamından buraya aktarılmıştır.

Üyelik Girişi

Abu Garip hapishanesinin acıları

 Abu Garip Hapishanesinin Acıları

Yazan: Sadun KÖPRÜ LÜ

sadunkoprulu@gmail.com,

 

 

Başkent Bağdat’tın Abu Garip bölgesinde bulunan Abu garip hapishanesi, büyük bir hapishane

Sayılarak, birkaç bölüme ayrılmaktadır.

 

Ağır cezalar önemli bölümlerden olmak üzere, Ayrıca hafif Cezalar bu

Bölümlerin birçoğu normal konuları, cezaları kapsamaktadır.

Abu Garipte bulunan Siyasi ve normal bölümlerinden!

1-Abu garip ağır ceza hapishanesinde, Müebbet hayat boyu, yirmi yıldan başlayan, Yüz yıla kadar siyasi olmayan hapisler bulunmaktadırlar.

Birçoğunun yargıları adam öldürmek, uyuşturucu madde, silah çalma, kaçırma, ihtilas etme, Bankalar soyma, rüşvet vermek, bir bölüm tecavüzler

Tehdit etme ve başka siyasi olmayan cezaları kapsamaktadır.

 

 

2- Abu Garip hafif cezalar, bunların yargıları bir yıldan yedi yıla kadar

Bir süredir bunlarda hırsızlık, adam yaralama, araba olayları, rüşvet vermek,

Almak, para çalma, kız kaçırma, evleri soyma, siyasi olmayanlar cezalar sayılmaktadır.

 

3-Abu Garip Siyasi olmayan idam bölümü, buda uyuşturucu madde,

Zorla adam öldürmek, kadın olayları,

Ağır tecavüz etmek ve sonradan öldürmek

Ve uyuşturucu, silah satmak buna benzer olaylardan idam Olunurdu.

 

 

4-Abu garip siyasi idam bölümü buraya Özel Siyasi yargı bölümü söylenmektedir, burada başka devletlere Ajanslık yapmak özellikle yabancı ve Arap Devletleri dâhil, çoğunluk bu suçla insanlar idam olunurdu ve çokları bir devleti sevdiği, Yoksa o devlete gittiği için ve o devletin bir insani ile konuşmak suç sayılırdı.

Suçsuz yere insanlar idam olurlardır yoksa 159- 158- 164 maddesiyle hayat boyu hüküm olurdu.

 

Saddam’a karşı duranlar, devrime, devirmeye kalkanlar kötü konuşanlar, sözler söyleyenler, parti Kuranlar, Dini, milli siyasi yönleri, görüşleri olanlar, bunlar hemen idam olacaklar, sınır olayları, devrime , Türkiye, İran’a kaçanlar ve bir yabancı kızla evlenmek başka bir,

Devlete bilgi vermekle suçlananlar, Türkiye, İran, Suriye ve başka devletlerle

İlişkileri olanlar çoğunluk af kapsamayan 159- 158- 164- 146- 157- 204- 202- 175, 179 gibi maddelerle İdam olurlardır. İdam bölümünün birkaç cellâdı vardır bunlardan Abu Vedat.

 

5-Abu garip siyasi hapishanesinde bulunan koğuşlar, bölümler ise

K- 1- K- 2 – K- 3- kapalı koğuşlar burada İran’a bağlı olan dini partiler

Hizip Allah, Hizip Dava partileri gibi ve Saddam’a karşı duranlardır, Şii,

Sünni ayrımı yapanlar ve İran, dünya ajansları olanlar bulunmaktaydı,

 

Burada binlerce insanlar 156- 159 maddesiyle yargılanarak, 1979 den

1989 yılına kadar kapılı K- 1- Kapalı- K- 2- bölümünde, en acı Günlerini yaşamakla çoğu işkenceyle ve dayanmayarak canlarını, ruhlarını vererek, Şehit olarak Ölmekteydiler.

 

Ayrıca kapalı olmayanlar M- 1- M–2- M–3 – Lokanta–1 – lokanta–2-

Medrese- Camal un- 1- Camal un-2- ve bu bölümlerinin dışarı alanları

Kapatılarak, orada binlerce hapis olan insanlar yaşamaktaydı.

 

6-Yabancılar bölümü, tam olarak İran, Almanya, İngiltere, Amerika,

Türkiye, İsrail, Suudi Arabistan, Suriye, Kuveyt, Uman, Urdun ve Başka devletlerin vatandaşları olarak, Irak’ta Ajans diye ve siyasi görüşleri olanlar, Saddam’a karşı olanlar ve sevmeyenler yargılanarak,

Uzun yıllar Abu Garip hapishanesinde kaldıktan sonra, 1984 yılında

Abu Garip hapishanesinin

başka siyasi olmayan özgür olanlar bölümünde gndermişlerdir.

Ara sıra devletlerle Saddam rejimi anlaştıktan sonra karşılıklı olarak özgür olanlar olmaktaydı.

 

Irak gizli servisi muhaberatına bağlı baplı olanlar

1- Mahzen

Tutuklular burada soruşturması bitince kadar yargı evine gelmeden önce,

Burası tam bekletme yeri sayılırdı, her türlü baskı işkenceler bu bölümde

Uygulanmaktadır.

 

2-M–4 Irak Muhaberatına bağlı, bu bölüm Saddam’ın yanlıları önemli şahısların bölümü sayılırdı

Burada Saddam’a karşı

Devrime kalkanlar ve Saddam tarafından önemli kişilerin bölümü

olarak, buradan yargı evine gönderilerek başka gizli yerlerde tutulurdular.

 

Saddam’ın önemli insanları

Olarak, bunların içinde bakanlar, askeri görevlilerde, sarayda ve Emniyette, muhaberat, istihbaratta çalışanlarda bulunmaktandır.

Bunların suçları siyaset yanında başka suçlarla tutuklananlar bulunmaktadır, bizlerin onları görmemiş çok tehlike sayılmaktaydı.

Ve buna benzer Irak’ın birçok yerlerinde hapisler, tutuklular bulunmaktaydı.

 

Abu Garip hapishanesinde Siyasi emniyet, İstihbarat, Muhaberat

Bölümünde, soruşturma işkence bölümleri bulunmaktaydı, buradan

( Savra) Devrim yargı evine gönderilerek, idam yoksa Müebbet olunurdu,

Abu garip hapishanesinde birkaç oda gardiyanlara, Emniyet,

Muhaberat subay yetkilerine bağlı idi orada soruşturma, işkence hapis olduktan sonra özellikle siyasilere

uygulardılar.

 

Çoğunluk Abu Garipte sıkıyönetim uygulanarak Abu Garibin Etrafı tanklar, zırhlı arabalar, yeni silahlarla çevirtilerek özel saray güçleri her bir yeri ele geçirerek gece, gündüz işkenceler sürmekteydi.

 

Hapishanede olan İnsanları her gece işkence yaparak korkutulurlardı, tüm duvarlarda, içte, dışarıda çok sayıda

Bekçiler, özel saray güçleri emniyet, muhaberat güçleri nöbet tutmaktaydılar, kaçanlar idam olurlardı,

Onlar yakalamasalar türlü baskı, işkenceyle Aileleri yerlerine hapishaneye atılırdı. 

 

1979 – 1980 yıllarında önceleri

Abu Garip siyasi hapishanede bir küçük market dükkânı bulunmaktaydı,

Şeker, çay, pirinç, yağ, Ekmek, salata, sabun gibi eşyalar satılıyordu,

Bu market birkaç kişi anlaşarak para zoruyla, devir alırdılar,

Özellikle çoğunluk Saddam yanlıları hapislere verilirdi,Birde bir Berber ve ütü yeri bulunmaktandır, bunun yanında hapisler Abu Garip Dairesi tarafından kurulan mutfakta günlük her kes bedava çalışarak,

Hapisler için yemek pişirerek yapılırdı.

 

Temizleme ve hapisler tarafından her yerlerde yapılırdı Ankaracı söylenen bir,

İki kişi tarafından öğle, akşam, yemekler Dağıtılırdı ve kapalı yerlere de

verilmekteydi, bu durum 1988  öyle sürmekteydi ve sonradan çok değişmeler olarak her şey

Yasaklandı, tüm özel siyasi Abu Garip kapalı hapishane döndü, hiçbir

Kimse öteki hapisleri görmesi olamazdı, baskılar, işkenceler hızlı olarak

Artmaktaydı.

 

Odalar hapislerin üstüne kilitlenerek aramalar başlayarak, Yüzlerce saray Saddam’ın muhafız güçleri hapishaneyi yönetmeye o Dönemde başlamışlardır günlük Spor yapmak büyük alana güneşe Çıkmak bile,  yasaklandı, günlük her bölümden yüzden fazla insanlara

İşkence yapılırdı, Radyo dinlemek, kitap okumak eskiden olduğu gibi

Yasaklanmıştır.

 

Saddam’ın kitap, gazete, dergileri, televizyonu hariç Saatlerce Saddam’ın konuşmalarını dinlemek, onu uygulamak kutsal Bir görev sayılırdı, uygulamayanlara türlü işkence yapılırdı.

Saddam’ı televizyonda izlemek ve sözleri ezberlemek gerekirdi yoksa ölürcesin işkence yapılırdı Bu baskı,

Aramalara rağmen gizli olarak kulaklık ile küçük radyomdan Türkçe Haberleri dinlemekle, gecenin son saatlerde gizli anne, babam tarafından getirilen Türkçe kitap, dergi, gazeteleri gecenin son saatlerinde okumaya Başlardım böylece 17 sene yaşamım okumayla, radyo ile geçmekteydi.

 

Kimsenin bilmediği bir gizli yerde saklamaktaydım ve hafta birkaç kitap yemek altında annem, kardeşlerim, teyzem saklayarak hapishaneye geçirmekteydiler.

 

Aileler Irak’ın şehirlerinden, ilçe, köylerinden görüşmeye gelme sırasında her türlü baskı, işkenceye maruz kalarak kış günlerinde üstlerine hortumla soğuk sular dökülerek giyimleri ıslanarak her bir yerleri toprak, çamur içinde, ayrıca yaz günlerı sıcak havalarda saatlerce uzak yollardan gelmelerine rağmen oğullarını, eşlerini, babaların , kardeşlerini görmek için çok acı durumlar yaşamaktaydılar bağırdılar, çağırırdılar bu hainleri ziyaret etmeyin her defasında uyardılar

Hapishanede yaşayanlardan daha fazla ziyaret, görüşmeye gelenler acılar, işkenceler, baskılar görmekteydiler saatlerce aranırdılar, dövülürdüler.  

 

Görüşmeye, Ziyaretlerimize gelen ailemizler her türlü baskılar uygulamakla, bizler için getirmiş oldukları yemekleri ellerinden alarak çamura dökmekle bağırıp çağırarak saatlerce kapıda bizler bir iki saat görmek için uzun sıralarda bekleyerek, en sonunda bizleri görmek için can atarak ellerinde kalmış olan bir bölüm yemekleri görüşme esnasında birlikte oturarak acı, hasret gidermeye çalışırdık, çoğunluk birlikte tanınan Türkmen yemeklerinden ortalıkta Dolma yenilirdi, çaylar içilerek önemli haberleri bizlere söylemekle, bizlerin yaşamız durumu anlatırdık onlara, böylece her görüşmede tüm haberler bizlere gelmekteydi ayrıca görüşmede Emniyet, istihbarat, gizli servisler hep etrafımızda dolaşarak bizler gözlemekle, hakkımızda bilgiler elemanları, yanlıları tarafından alarak görüşme sonunda işkenceler başlamaktaydı,

 

Her görüşmeye gelmeleri onları görmek çok mutlu olarak sevinirdik, ama o kadarda üzülürdük, uzun bekleyişten sonra gedişleri çok zor, acı olurdu iki taraf gözyaşları dökerek özlemle kucaklaşarak ağlardılar çünkü gelecek günlerde başlarına ne olacaklarını bilmezdiler, idamda olabilirler, işkence altında ölebilirler, Abu Garip Hapishane Görüşme günler çok zor olarak bu ayrılığa, yokluğa dayanmak, sabır etmek ölümden beter sayılırdı.

 

Çoklarında görüşmelerine gelen hiç kimse olamazdı ve bir köşede oturarak hep beklerdiler, bizlere gelen yemekleri her zaman görüşmeleri gelmeyenlerle paylaşırdık, yardımlaşarak, görüşmeden sonra tüm baskıya rağmen birlikte yamak yiyerek, Namazımız kılmaktaydı, Allah saklasın korusun tüm ailemi özellikle anne,baba, kardeş, kız kardeşleri ve dost, akrabalar, tanışlar 17 sene görüşmemden kesilmeyerek, her türlü acı, baskı, işkence, zorluğa karşı görüşmeme, ziyaretime gelmekteydiler, Allah tüm Abu Garip hapishane yollarında yolculuk yapan görüşmeye gelenden Allah Razı olsun

 

Abu Garip hapishanesinin gizli olarak zeminde, alt katta çok sayıda

Dünyadan haberleri olmayan, uzun yıllardan tutuklan insanlar bulunmaktaydı, Irak’ın

 Her bir şehrinde, ilçesinde, köyünde bile gizli hapisler, hapishaneler bulunmaktaydı.

 

Binlerce siyasi tutuklu kadınlar on yaşlarında çocuklarda gizli yerlerde

Yıllardan tutuklu olarak

Yaşamamaktadırlar, çokları işkence altında ölmekteydiler, büyük hastanelerinin

Zemin alt katları hep hapislerle doluydu bunlardan Tip, Şaib, Kerede,

Rezvaniya, Füzeliye, Badoş Heyad, Suudi Arabistan sınırı ve Irak’ın

Güney, kuzeyinde, onlarca hapishane yapılmıştır.

 

Irak Saddam döneminde, genel olarak büyük hapishane sayılırdı,

Saddam’ın çevresinden başka, artık Iraklıların hapishaneye girmeleri normal olmuştur, bir tek sözle Saddam yanlılarının

Yazmış oldukları raporla bile insanları idam edilmekteydi,

Ayrıca Saddam yanlıları Saddam şarkı söyleyenden, şiir yazanlara, Saddam’a

Karşı duranlar, bir kötü lef öyleyenlerde, ağır, müebbet cezalanırdılar ayrıca Saddam için çalışan ailenin içinde, dairelerde, hapishanede bile Saddam yanlılarının Özel yerleri, özel görevlere sahip olmakla, kaldıkları odaları ve yatakları bile özel olurdu, çoğunluk ailelerini görerek, evlerine bile giderlerdir.

 

Çarşıya inerlerdir, çıkarlardır, Saddam yanları hapis oldukları sırada,

Hapislere karşı her türlü işkenceler baskılar uygulardılar yapardırlar, raporlar yazardılar.

 

Bir bölüm hapislerin yılları dokuz ay sayılırdı, bizlerin ise on iki ay Olmaya rağmen, fazla yıllarda hapishanede Aflardan yararlanmadan Uzun süre kalmaktaydık.               

Abu Garipte uzun yıllardan Irak Türkleri milli davalarından Dolayı idam olarak, birçok Türklerde üzücü hastalıktan dolayı Onlardan iğne, ilaç kesilerek, acıya dayanmayarak şehit olmuşlardır, Saddam Rejimi Irak Türklerini bir Türkiye’den, milliyetçilik, Türkçülük

Davasından ve Türkiye ajansı, Türkiye’ye kaçmak suçuyla ve bir Bölüm Irak Türklerini İran’a kaçma ve hizip dava, hizip Allah, Sünni, Şii ayrımı yapmak suçuyla idam etmiştirler, hiçbir genel

aftan yaralanmadan uzun yıllar hapishaneye bırakılmışlardır.

 

Abu Garip hapishanesi özel siyasi yargı evinde, yargılarların bir

Çoğunluğu bilgili, bakan, elçi, yarbay, albay, yüz, bin başı, mühendis,

 Avukat, öğretmen, öğrenci, yüksek diplomaları olan insanlar

Bulunmaktadır, özellikle Irak Türkleri kültürlü, diploma sahibi yüksek

Okular bitiren aydın insanlar sayılırdılar. 

 

Abu garip hapishanesinde, siyasi hapislere karşı yoğun olarak, baskı ve

Sindirme politikaları uygulanıyordu. Tüm faaliyetiler, radyo, Kitap

Okuma kontrol altında tutmaya çalışan muhaberat, emniyet

Güçleri sindirmeye çalışarak, İnsan Hakları uygulanmadan,

İdam ölüm işkenceler artmaktaydı.

 

Siyasi, Dini, milli İnançlar nedeniyle tutuklanan, hapis olan kişiler

Abu Garip hapishanelerinde sistematik işkenceye maruz

Kalmaktaydılar, hapishanede bulunduğum sırada gizli yollarla

İşkenceye dair özel raporlar BM ve insan hakları kamuoyunun

Dikkatine gizli yolla sunmuştum. Ancak Irak’ın tüm hapishanelerinde

Tutuk evlerinde işkence sona ermemiştir, tüm hızıyla devam

Etmekteydi.

 

Son yıllarda göz ardı edilemeyecek boyutlara ulaşan işkenceler,

1979 tarihinde Saddam iktidara geldiği sürede artmıştır ve

İşkence altında ölen Türkmenlerin cesetleri ailelerine bile

Verilmemiştir.

 

Abu Garip özel siyasi hapishanesinde, bulunan hapisler ayrıca Yakınları, hapishanelerde yıllar boyu yaşananlar hakkında, Bilgi vermeden korkarak, çekiniyorlardır, çünkü devlette

Muhalefet olmak büyük suç olduğunda dolayı tehlikeye Düşerek cezalanacaklar.

 

Hapishanede yargılananlar çoğunluk jelâtin torba ile boğularak

Her tarafından kan akana kadar dövülerek, yalan yere bile Konuşmakla boş suçla imzalamaya mecbur alırdırlar.

Baskılar, işkence gören hapisler güçlü olmasalar, yok olacaklardır.

 

Abu Garip hapishanesi, siyasi özel yargı evinin dört duvarları

Arasında bizler Saddam döneminde hiç mutlu olmadan, yene bizler

Başkalarına karşı Mutluluk vermeye çalıştık ve her milletin acısını,

Üzüntüsünü acımız saydık, ilgilendik tüm Türk dünyasında kardeşlerimize

Gözyaşı bile döktürmek, işkence yapılmak içimizi parçalamaktaydı.

 

Tüm tutsak Soydaşlarımıza ağladık ölenlerin gizlice olursa da yaslarını

Tutuk, yüreğimiz milletimiz için coştu, yandı, bizler soydaşlarımıza dünyanın

Her yerinde hapishanesinde, dertlerine, acılarına üzülerek, yandık çare

Aramaya başladık, bence dünyanın her yerinde yaşam çok güzeldir,

Dikta rejimlerden özgürce yaşadığım zaman, başkaları tarafından

Sevinerek, insanları doğrudan severekte dünyanın her yerinde

 Hapishanesinde dertlerine, acılarına üzülerek, yandık çare aramaya

Başladık, artık bizim gibi acılar gören, çileler çeken kardeşlerimizi

Düşünmeliyiz, bizim görmüş olduğumuz sancıları duyarak,  yaşama

Güzel içli duyguyla bakmalıyız, nasıl olursa bir gün gelir kurtarırız,

Saddam rejimi düşecektir diye, her an mutlukla, umutlarla yaşamaktaydık.

 

Saddam döneminde yaşanan işkence dramları bugün bir, bir ortalığa çıkarak,

Arap Baas partisi yok olduktan sonra, Saddam’ın, Barzan El Tikriti idam

Olmasıyla Amerika Demokrasi, özgürlük getiri diye, Kürt peşmergeleri kullanarak, ister kuzey Irak’ta ve Irak’ın her yerinde özellikle Kerkük,

Telafer, Tuzhurmatu, Musul ve tüm Türkmenelinde, olaylar acı Durumlar artmaktadır, bugün Irak’ın her yerinden tutuklanan Irak Türkleri, aileleri acı durumu yaşamakla, kanlı yaşlar dökmektedirler.

 

Her gün Türkmenelinde bombalı, öldürme, yakma, yandırma, suikast, Kaçırma olayları Dünya gündeminde göz aradı olarak, Yaşanan gizli vahşet gün ışığına yansımadan, batı dünya medyası

Bile Irak Türklerinin acılarından bahsedemiyor, Irak Türkleri Irak’ın

Her yerinde bulunan hapishanelerinde işkenceye maruz kalarak, Umut dolu yaşamları sönmektedir.

 

Irak Türklerinin yıkılan güzel yaşantıları Amerika işgal altında,

Aynı Saddam dönemi gibi haksızlığa uğrayarak, ana haklarından

peşmergelerin baskısıyla, yoksun kalarak, başka ülkelere kaçmanın

Yollarını arıyorlar.

 

Bugün Irak Türklerine Amerika kan, gözyaşı ve yok olma yıkımdan,

Öldürme, patlama olaylarından başka bir özgürlük, Demokrasi

Getirmedi ve halada uygulanan insanlık dışı davranışlar sürmektedir.

 

Birçok insanlarımız Abu Garip ve Irak’ın birçok peşmergeler,

Amerikalar tarafından yürütülen hapishanelerde bulunmaktadırlar,

Özellikle Tela ferli, Erbilli, Tuzhurmatu, Kerküklü Türkler, bugün

Kendi haklarını savunanlara, direnişçi terörist diye niteliyor.

 

Bağdat Abu Garip özel siyasi hapishanesinde acı içkencilere, vahşiliklere

Bugüne kadar bir kuruluş sivil örgütler, insan hakları Saddam rejimine

Ve bugün Peşmergeler Amerika tarafından yönetilen Irak hapishanelerinde

Acı duruma dur diyen olmadan, artık İnsanlığa sığmayan bu işkence,

Baskılar durdurmalıdır ve tüm hapishanelerden Irak Türkleri özgür

Olunmalıdır, Saddam döneminde olduğu gibi, bugünde bu acı kanlı

Olaylar sürmektedir.

 

 

Mesut Barzani Hapishanelerinde gizli tutuklanan Türkler yaşamlarını

Kayıp etmek üzeredirler, bunlardan Erbil bulunan Telaferliler yanında

Erbilli Emir İzzet altı seneye yakın gizli yerde tutuklanmıştır, ayrıca Yaşar Telaferli.  Bizler Saddam döneminde Abu Garip özel siyasi

Hapishanesinden, tüm işkence baskılara rağmen, yanımıza görüşmeye

Gelenler yoluyla, birçok mektup raporlar yazarak, Evrensel İnsan hakları,

BM, Uluslararası Af Örgütü  (Amnesty International) her türlü insan

Haklarını savunan kuruşlara göndermekle, bizler Türkiye, Türklükten

Siyasi ideoloji, Din ve Mezhep, siyasî düşünce suçlularından yargılanarak, işkenceyle, idam olarak tutuklanarak, uzun yıllar Abu Garip

Hapishanesinde hiçbir devlet yanımızda olmadan, dünyanın güzelliğinden,

Hoşluğundan, mutluğundan yoksun kalmamıza rağmen, ölüme, idama

Karşı varlığımızdan, milli ücadelemizden Türkçülük davamızdan, Bıkmadan, yıkılmadan, yılmadan vazgeçmeden yaşamış olduğumuz

Tutsaklık yaşantımızı özgürlük dünyasında güzelleştirmeye, milli

Duygumuzla sürdürmekteyiz.

 

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE

 23 nisan 1920

**SİTEMİZİN ANDROİD UYGULAMASI
Takvim
Saat
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi3
Bugün Toplam35
Toplam Ziyaret169204